Öncelikle ikrar kavramını tanımlamak gerekir ki ikrar; sanığın üzerine atılı ve suç sayılan fiili yaptığını kabul etmesi anlamına gelir. Bu da sanık hakkında iddia edilmiş olan suç eylemini yaptığını, kendisinin suçluluğu hakkında ki tanıklığı anlamına gelir.
Ceza davalarında ikrarın delil değeri taşıyabilmesi için bazı şartlar gerekir. Çünkü iddia edilen olayın en yakın şahidi sanık olmasına rağmen onun suçu ikrar etmesi yeterli değildir. Somut delillerle fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiği ispat edilmelidir. Hukuk davalarında ikrar kişiyi bağlamaktadır. Fakat ceza davalarında ise durum farklıdır. Cezada kamu yararı söz konusudur. Ceza davalarında bu sebeple ikrar tek başına hüküm nedeni olamaz. İkrarın hükme esas teşkil edebilmesi için hakim önünde serbest irade ile verildiği ve başka delillerle doğrulandığı takdirde mümkündür.
Dava sırasında sanık suçunu ikrar etmişse iyi bir avukat öncelikle, ikrarın sanık tarafından serbest irade ile verilip verilmediğinin araştırmasını yapmak olmalıdır. Daha sonra işlemediğine ilişkin hiçbir delil elde edilememişse ikrara göre hüküm kurulacağından burada da avukat artık sanığın lehine olan hükümlerin uygulanması için çaba harcayacaktır.
Yukarıda açıklamaya çalıştığımız ikrar konusu hukuk davalarında büyük önem arz eder. Fakat ceza davaları konusunda da hafife alınmaması gereken bir durumdur.
23 Mart 2017
5 Kasım 2015
4 Kasım 2015
3 Kasım 2015